İnsan kaynakları alanında kariyer yapmaya nasıl karar verdiniz?
İnsan kaynakları alanında kariyer yapmaya karar verme sürecim oldukça ilginç bir yolculuk oldu. İstanbul Üniversitesi İşletme Bölümü'nden 1997 yılında mezun olduktan sonra, aynı üniversitede Örgütsel Davranış Bilimleri ve Nişantaşı Üniversitesi'nde İnsan Kaynakları lisansüstü programlarını tamamladım. İş hayatıma Türk Ekonomi Bankası’nda Management Trainee olarak başladım. 1997 yılında Finansbank’ta göreve başladıktan sonra, çeşitli görevlerde bulundum ve 2002 yılında İnsan Kaynakları Bölümü’ne geçiş yaparak farklı fonksiyon yöneticilikleri yaptım. Kariyerimde AvivaSA, Şekerbank, Kahve Dünyası gibi önemli şirketlerde İnsan Kaynakları alanında yönetici olarak görev aldım. Aralık 2019 itibariyle Şişli Belediyesi iştiraki Kentyol Kent Hizmetleri'nde İnsan Kaynaklarından Sorumlu İcra Kurulu Üyesi olarak çalıştım.Şu anda Param Grup'un CHRO'su ve İcra Kurulu Üyesi olarak görevime devam ediyorum. Kariyerime satış alanında başlayan biri olarak Finansbank, benim için doğru bir kariyer yolculuğu deneyimlememe fırsat veren amiral gemim oldu. İnsan Kaynakları departmanındaki profesyonellerin benim performansımı, yeteneklerimi yakından takip etmesi ve değerlendirmesi, kariyerimde İK alanına yönelmemde büyük bir etki yarattı. İnsan Kaynakları alanında kariyer yapmayı hiç düşünmemişken, bu alandaki potansiyelimi fark etmemi sağlayan ve bana bu fırsatı sunan Finansbank İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Hamdi Aydın'a minnettarım. Onun vizyonu ve desteği, kariyerimdeki yönelimi belirlemede ve hayatıma bu alanda dokunan diğer Genel Müdür Yardımcım Murat Bayburtluoğlu da bu alanda derinleşmemde en büyük motivasyon kaynağım oldu.
Kariyeriniz boyunca karşılaştığınız en büyük zorluklar neler oldu?
Kariyerim boyunca karşılaştığım zorluklar, benim için aslında fırsatlar anlamına gelir. Her zorluğu, kişisel ve profesyonel gelişimimde bir basamak, değerli bir öğrenme deneyimi olarak görürüm. Zorluklarla karşılaştığımda, onları yenilikçi düşünme, problem çözme ve direnç kazanma fırsatları olarak değerlendiririm. Aştığım her engel, iş hayatımda daha sağlam temeller oluşturmama ve stratejik düşünme yeteneğimi geliştirmeme yardımcı oldu. Zorluklar karşısında gösterdiğim esneklik ve uyum sağlama becerisi, beni daha güçlü bir profesyonel ve lider olarak şekillendirmiştir. Bu nedenle, her zorluğun beraberinde getirdiği öğrenme ve büyüme fırsatına odaklanarak, karşılaştığım her durumu en iyi şekilde değerlendirmeye çalışırım.
İnsan kaynakları alanında size ilham veren veya örnek aldığınız bir mentorunuz var mı?
İnsan kaynakları alanında ilham aldığım veya örnek aldığım tek bir mentor yok; aksine, deneyim yolculuğumda pek çok liderden ve profesyonelden ilham aldığımı söyleyebilirim.Bu süreçte tutkuyla ve azimle çalışarak, kişisel ve profesyonel gelişim hedeflerime odaklandım. Büyük şirketlerde ve sosyal çevremde, farklı deneyimlere sahip birçok kişi ve kuruluşla çalışma fırsatı buldum.Bu çeşitlilik, her adımda bana yeni bir öğrenme ve gelişim fırsatı sundu. Eğitim, kaynak ve mentorluk seçimlerimde çeşitliliğe önem vererek, gelişim alanlarımı zenginleştirdim. Bu çok yönlü yaklaşımla, hem kendi potansiyelimi keşfetme hem de sektördeki en iyi uygulamaları öğrenme ve uygulama fırsatını yakaladım.
İnsan kaynakları alanında en gurur duyduğunuz başarınız nedir?
İnsan kaynakları alanındaki en büyük gururum, 2010 yılında Finansbank'ta hayata geçirdiğimiz Finans Up Projesi'dir. Bu proje ile genç yetenekleri hedefleyerek, onların gelişimine destek olmayı ve sektöre kalıcı bir değer katmayı amaçladık. Finans Up, sadece bir yetenek yönetimi programı değildi; genç profesyonellere mentorluk, eğitim ve kariyer gelişim fırsatları sunarak onları finans sektörüne hazırlamayı hedefleyen kapsamlı bir projeydi. Yıllar içinde projenin etkisi ve sürdürülebilirliği giderek arttı ve bugün hala sektörde örnek gösterilen bir başarı hikayesi olarak kabul ediliyor. Finans Up, genç yeteneklerin potansiyellerini ortaya çıkarmalarına yardımcı olurken, kurum kültürüne de uzun vadeli katkılar sağladı. Bu proje, insan kaynakları alanında kalıcı ve değerli bir iz bırakmanın benim için en önemli örneğidir.
İnsan Kaynakları profesyoneli olarak liderlik tarzınızı nasıl tanımlarsınız Hangi liderlik ilkeleri sizin için önemlidir?
Liderlik tarzımı ‘Durumsal Liderlik’ olarak tanımlayabilirim; Her duruma ve bireye uygun farklı yaklaşımlar benimsemeye özen gösteriyorum. Şeffaflık, empati ve esneklik benim için kritik ilkeler. Şeffaflık, güveni ve açık iletişimi sağlarken; empati, ekip üyelerinin ihtiyaçlarını anlamamı ve desteklememi; esneklik ise değişen koşullara hızla adapte olabilmemi sağlar. Bu ilkelerle, ekip üyelerimin potansiyelini en iyi şekilde kullanmalarını destekliyor ve etkili sonuçlar elde ediyorum.
Çalışanlarınıza sunduğunuz yan haklar neler? Öncesinde çalışanlarınızın
fikirlerini alıyor musunuz?
Çalışanlarımıza sunduğumuz yan haklar, şirketimizin değerleri ve çalışanlarımızın ihtiyaçları doğrultusunda şekilleniyor.Yol desteği, sağlık sigortası, eğitim fırsatları, hibrit çalışma modeli ve çalışanlarımıza özel indirimler gibi maddi ve manevi imkanlar sunuyoruz. Ayrıca, çalışan memnuniyetini ve bağlılığını artırmak amacıyla rahat bir çalışma ortamı, motivasyonel etkinlikler ve sosyal kulüpler gibi imkanlar da sunuyoruz. Bu süreçte, çalışanlarımızın fikirlerini ve ihtiyaçlarını sürekli olarak dikkate alıyoruz.
İç iletişiminizde kast sistemi bulunuyor mu? Çalışanlarınız sorunlarını açıkça
direktörlere iletebilir mi?
Şirketimizde kast sistemi bulunmamaktadır. İç iletişimimiz açık ve şeffaf bir şekilde yürütülmektedir. Çalışanlarımız, yaşadıkları sorunları veya endişeleri doğrudan tüm yöneticilerimize iletebilirler. Bu yaklaşım sayesinde, herkesin sesini duyurabildiği ve fikirlerini rahatça paylaşabildiği bir çalışma ortamı yarattığımıza inanıyoruz.
Yapay zekanın İK alanında kullanılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yapay zekanın İK alanında kullanılmasının büyük bir dönüşüm sağladığını düşünüyorum. Yapay zeka platformumuz sayesinde işe alım sürecimizi daha hızlı, verimli ve objektif bir şekilde yönetiyoruz. Özellikle aday tarama ve değerlendirme süreçlerinde yapay zekanın gücünden yararlanarak, en uygun adayları belirleyebiliyoruz. Sadece yapay zeka değil farklı teknolojileri de iş süreçlerimize dahil ederek verimliliğimizi arttırmaya devam ediyoruz. Örneğin, RPA uygulaması (Robotik Süreç Otomasyonu) ile süreçlerimizi iyileştirdik ve önemli bir zaman kazancı sağladık. Böylelikle, İK ekibimizin stratejik konulara daha fazla odaklanmasını mümkün kılıyoruzYapay zekayı sadece işe alım ve otomasyon süreçlerinde değil, eğitim alanında da kullanıyoruz. Yapay zeka destekli E-learning platformumuz sayesinde, çalışanlarımızın gelişimine etkili bir şekilde katkı sağlıyoruz.Yapay zeka teknolojilerine hakim ve bu alandaki gelişmeleri yakından takip eden bir ekip olarak İK süreçlerimizi sürekli olarak geliştirmeye ve iyileştirmeye devam ediyoruz.
İK olarak gelecek dönemdeki hedefleriniz neler?
Gelecek dönemdeki öncelikli hedeflerimiz arasında, İK süreçlerimizi tamamen dijital platformlara taşıyarak dijital dönüşümü tamamlamak yer alıyor. Bunun yanı sıra, çalışan bağlılığını artırmak ve yetenek yönetiminde daha proaktif yaklaşımlar benimseyerek, çalışanlarımızın gelişimini desteklemeyi ve şirketimizin başarısına katkıda bulunmayı hedefliyoruz.
Çalışan memnuniyetini ve bağlılığını artırmak için hangi stratejileri uyguluyorsunuz?
Çalışan memnuniyetini ve bağlılığını artırmak için öncelikle açık iletişimi önemsiyoruz. E-Learning platformumuz ve Liderlik eğitimimiz ile çalışma arkadaşlarımızın gelişimlerini desteklemeyi hedefliyoruz.Yıllık özel gün takvimimiz ve aylık olarak düzenlediğimiz konseptli happy hour etkinliklerimizle eğlenceli bir çalışma ortamı oluşturuyoruz.Ayrıca, sosyal kulüplerimiz aracılığıyla çalışanlarımızla ofis dışında da bağ kurarak ekip ruhunu güçlendiriyor ve keyifli aktivitelerle bir araya geliyoruz.Bunları yaparken öncelikle olarak onları dinlemeyi önemsiyoruz. Town Hall, Param Talks, CHRO Coffee Talk, vb konseptlerimizle çalışanlarımız için sürekli paylaşım platformları yaratmış durumdayız.
Şirketinizde çalışmanın diğer şirketlere göre farkı nedir?
Şirketimizde çalışmanın en büyük farkı, çalışanlarımızın her seviyede görüş ve önerilerinin dikkate alındığı, şeffaf ve katılımcı bir yönetim anlayışına sahip olmamızdır. İnovasyona ve sürekli gelişime verdiğimiz önem, çalışanlarımızın kendilerini değerli hissetmelerini sağlar. Her ekip kendi içinde değer yaratır ve bu, Param’ın vizyonunun bir parçasıdır; çünkü birlikte çalışarak yenilikçi çözümler üretir ve sürekli olarak daha iyiye ulaşmak için çaba gösteririz.